SON DAKİKA
SON DEPREMLER
Reklam

'Aslında Bu Kararı da, Bu Cüppeyi de Yırtmam Lazım!.'

'Aslında Bu Kararı da, Bu Cüppeyi de Yırtmam Lazım!.'
A- A+ PAYLAŞ

Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Barış Terkoğlu, 2019 yerel seçimlerinde Saadet Partili (SP) 2 kişinin öldürülmesi ve faillerini yargılama aşamasında gelinen son durumu konu alan bir yazı kaleme aldı.

Pütürge'nin Bölünmez Mahallesinde (köyünde) 31 Mart 2019 seçim günü, oy sandığının bulunduğu okulda SP'nin sandık görevlileri İlyas Aktaş ve Hasan Aktaş'ın, AKP'nin Pütürge adayı olan ve daha sonra seçilen Mikail Sülük'ün babası, kardeşleri ve yeğenleri tarafından öldürülmelerine ilişkin yargılama, sonrasında yaşananlar ile gelinen son durumu "Erbakancıları Nasıl Katlettiler?" başlıklı yazısında aktaran Cumhuriyet Yazarı Barış Terkoğlu’nun, önemli iddialara yer verdiği yazısının bir bölümü şöyle:

“…Erbakan’ın ölümünü beklediler. Erdoğan’ın emri Fethullah’ın kavliyle, 28 Şubat davasını kurdular. Kozmik Oda savcısına hazırlattıkları iddianamede, Erdoğan’ın kızlarını bile mağdur yazdılar. Yaşı 90’a varan generalleri hapse atmak yetmedi. Vural Avar gibi içeride ölenlerin ardından bayram ettiler. Dün, gazetemizde, yaşlı mahpusların, haftalardır Resmi Gazete’de yayımlanacak genelgeyi beklediği yazıyordu. Okuyunca düşündüm: Erbakan bugünün şartlarında muhalefet etseydi, hangi muameleyle karşılanırdı?

Ne demek istiyorum?

Şöyle anlatayım...

Tarih: 31 Mart 2019. Türkiye, yerel seçim için sandık başındaydı. Herkes İstanbul ve Ankara’ya kilitlendi. Ama günün en kötü haberi Malatya Pütürge’den geldi.

Aslında pazarın gelişi cumartesiden belliydi...

AKP’nin Pütürge Belediye Başkan Adayı Mikail Sülük’tü. Sülük’ün köyü, Pütürge’ye 30 kilometre uzaklıktaki Bölünmez’di. Hani bazı sandıklara bakıyor, “Nasıl oldu da başka partiye tek oy çıkmadı” diyoruz ya... Sülük ailesi, AKP’li başkan adayının köyünün, AKP’ye tulum çıkarmasını istiyordu. Bellerinde silahlarla dolaşıyor, köylülere, “Firesiz AKP’ye oy vereceksiniz” diyordu. Gelgelelim, Aktaş ailesinden “Vermeyeceğiz” diyen altı kişi vardı.

BİR GECE ÖNCE TEHDİT
Bir gece önce, başkan adayı Mikail Sülük’ün babası Hacı Sülük’ün başını çektiği grup, Hasan Aktaş’ı ziyaret etti, oy istedi. Ancak “Size vermeyeceğiz, Saadet Partisi’nin sandık görevlisiyiz” yanıtını aldı. Gerginlik çıktı, “Sizin için kötü olur” diyerek gittiler.

Hasan Aktaş, Sülükler’in niyetinin kötü olduğunu görmüştü. Sandık görevlisiydi. Hangi partiden yazılırsa yazılsın, oyların namusunu koruyordu. Bu bir kamu göreviydi. Güvenlik birimlerini arayarak köydeki sandıkta güvenliğin sağlanmasını istedi. Maalesef izin vermediler. Sadece Sülük ailesine yakın iki korucu ayarlandı.

Ve seçim sabahı...

Sabah yedide oy verme işlemi başladı. Hasan Aktaş, kuzeni İlyas Aktaş ile birlikte sandık başındaydı. Gelenlere yardım ediyor, seçimin sağ salim ilerlemesini sağlıyorlardı. Barışçıl bir ortam vardı. Hatta kendi amcaları bile AKP’ye oy vermişti.

AKP’li Belediye Başkan Adayı Mikail Sülük’ün babası Hacı Sülük, kardeşi Ömer Sülük, yeğenleri Hacı Ömer Sülük, Abdulkadir Sülük, Mahmut Sülük sabah erkenden oy kullandı. Belli ki niyetleri olay çıkarmaktı. Seçim günü, silah taşımak bile yasaktır ya... 5 kişilik gruptakiler, bellerinde silahla, oy kullanılan sınıfta, beklemeye devam etti.

Tam üç saat, gerilimli bekleyiş sürdü. Bir kıvılcım gerekiyordu. Saat onu geçtiğinde o da oldu.

SANDIK BAŞINDA KATLİAM
20 metrekarelik bir oda düşünün. Ortada bir sandık. İçeride 17 kişi var. 4’ü oy kullanmaya gelen vatandaş. Sülük ailesinden beş kişi. Gerisi sandık görevlisi.

Oy vermeye gelen bir kişi, kabine, karısıyla girmek istedi. İlyas Aktaş, bunun yasak olduğunu, izin veremeyeceklerini söyledi. Kenarda bekleyen Sülükler müdahale etti. Silahlarını çekerek Hasan Aktaş ve İlyas Aktaş’ı oracıkta katletti. Amcaları Ali Aktaş da yaralandı.

Saldırgan grup hızla okuldan çıktı. Aynı arabaya binip uzaklaştı. İşte o olay, sanki eşit güçlerin tartışmasıymış gibi, yandaş medyada, “sandık başında kavga” diye haberleştirildi. Oysa Saadet Partili sandık görevlileri, sadece demokrasinin selameti için mücadele ederken AKP’li belediye başkanının akrabaları tarafından katledilmişti.

Dava sürecinde de tuhaflıklar yaşandı.

Beş kişiden Mahmut Sülük o günden sonra yakalanamadı. Dosyası ayrılarak dört kişi yargılandı. Malatya Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan dava, kaçırılır gibi Kırşehir’e taşındı. Tanık ifadeleri olağandışı şekillerde alındı, kimi süreç içinde değişti.

Sanıkların Metin Feyzioğlu başta olmak üzere güçlü avukatları vardı. Ancak cinayeti kör balıkçı bile görmüştü. Şenyaşarlar’da olduğu gibi, ölenleri terörist ilan edemediler! Dört sanığa ikişer müebbet verildi. İstinaf da Yargıtay 1. Ceza Dairesi de onadı.

Her şey bitti derken beklenmedik şeyler oldu...

YUKARIDAKİLER DEVREYE GİRDİ
85 yaşındaki Vural Avar’ın hapisteki acı ölümünü konuşuyoruz ya...

Cinayeti azmettiren, aynı zamanda Belediye Başkanı Mikail Sülük'ün babası olan 75 yaşındaki Hacı Sülük, sağlık koşulları gerekçesiyle çarçabuk tahliye edildi. Öğrendiğime göre bugün, Malatya’daki evinde tarla işleriyle ilgilenmeye devam ediyor. Malatyalı AKP’li vekillerin ziyaretlerini kabul ediyor.

Hapiste kalan 3 sanık için ise “yukarıdaki hatırlı kişiler” devreye girdi. Beklenmedik bir şekilde, yıllar sonra, Yargıtay Savcısı, müebbet kararlarının bozulması için itiraz etti. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun başkanlığını yapan hâkim Eyüp Yeşil’in “üstün çabaları” ile bitmiş karar bozuldu.

TALİMAT BÜYÜK YERDEN
Salı günü dava yeniden görülmeye başlandı. Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun yazdığı 94 sayfalık karara bakarsanız, görünen şu: Sanıklardan ikisi de cinayetten değil, yardım suçundan ceza alacak ve muhtemelen yakında dışarı çıkacak!

Dün, Aktaş ailesinin avukatı Süleyman Sarıbaş’ı aradım. Sarıbaş, önceki günkü duruşmada, isyanını, “Aslında bu kararı da bu cüppeyi de yırtmam lazım ama saygısızlık etmek istemiyorum” diye göstermişti. Dünkü konuşmamızda ise davanın aşama aşama kaçırılışını özetledikten sonra, “talimat büyük yerden” dedi..."

Barış Terkoğlu'nun yazısının tamamını, aşağıdaki linkten ulaşarak okuyabilirsiniz:

https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/baris-terkoglu/erbakancilari-nasil-katlettiler-2022854

cumhuriyet.com.tr- malatyahaber.com

ARŞİV FOTO: Öldürülen İlyas ve Hasan Aktaş'ın cenaze töreninden

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

9 yorum yapılmış

  • Malatyalı (1 yıl önce)
    Hasbel kader öldürülen insanlar HDP'li olsalardı Şanlıurfa'da ki Şenyaşar ailesi gibi zaten teröristlerdi deyip tetikçiler hakkında dava bile açılmazdı
    %67
    %33
    Yanıtla
  • Harun (1 yıl önce)
    2 masumun kanının döküldüğü bir seçimin kazananı olmak, o koltukta oturmak, poz vermek. Nasıl bir mide var sizde kardeşim, nasıl uyuyabiliyorsunuz geceleri? Bunlar yetmez gibi bir de katilleri kaçırmak, saklamak, salıverilmesini sağlamak. Bunlar ne Pötürgeye ne Ak Parti'ye yakışıyor. Allah sonumuzu hayretsin.
    %97
    %3
    Yanıtla
  • Adalet İsteyen Vatandaş (1 yıl önce)
    Maalesef Türkiye Cumhuriyetinde Adaletin Olmadığı Bir Kez Daha Kanıtlanmış Oldu...
    %96
    %4
    Yanıtla
  • MUSTAFA (1 yıl önce)
    Bu koca ülkede adaletin nasıl bitirildiğini, tuzun koktuğunu gösteren bir örnek dava. Ne yazık ki bu ülkede adalet te bitmiştir. Agüvenmeyecek isek neye güveneceğiz?
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Mustafa (1 yıl önce)
    Büyüktür Allah...
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Mülayim (1 yıl önce)
    Haber sitesini birkez daha takdir ediyorum tarafsızlıgından ve Cesaretinden dolayı gerçekten adalet sıfır tamamen güçlünün yanında oldugu burada da ıspatlanmış güç zehirlenmesi yaşayan büyüklerimiz ilahi adaleti unutmuşlar MALESEF onun terazisi şaşmaz
    %87
    %13
    Yanıtla
  • Aydın (1 yıl önce)
    Nerde bu adalet ne acayip bir memleket olduk her gün bir cinayet haberi nerde bu akpliler dindenden Allah dan bahsedenler alınları secdeden inmeyen Din Allah Peygamber diyen Millet vekilleri bürokratlar Hiç mi vicdanınız sızlamıyor Malatya da sizleri hatirlayacak seçimlerde
    %86
    %14
    Yanıtla
  • Din allah peygamber diyenden korkacaksın. Normal vatandaş zaten kendinden emin. Eğer bu kelimeleri ağzından düşürmüyorsa vardır bir açığı.
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Hamdi (1 yıl önce)
    Pütürge'deki cinayetin işlendiği gün Malatya Adliyesine baskı yapan bir abla olmuşmudur?. Belki bir gün bir adliyeci anlatırsa yaşananları hep beraber öğreniriz...
    %85
    %15
    Yanıtla